BAYRAMLARIMIZ

BAYRAMLARIMIZ
Bayramlarla anlardık islam’ın dini vecibesini
Hatırlayan da kalmadı bayramların meziyetini
Eskiden yapardık uzak yakın dost ziyaretlerini
Hemen tadile çıkalım söndürün yanan fenerleri
Aman gelen olursa evde bulmasın sakın bizleri
Unutturduk çocukları o güzelim gelenekleri
Eş dost yerine yapıyoruz biz otel ziyaretleri
Kendi ellerimizle yozlaştırdık hep bu nesilleri
Eskiden yağmur çamur demeden köyden köye koşardık
Akraba ziyareti diye çırpınır dağlar aşardık
O saygı sevgiyi bizler niye neden başaramadık
Her şeyi unuttuk yozlaşmayı niye unutamadık
Arasanız da bulamazsınız o eski bayramları
Fitne fücur doldu zamane insanının karınları
Sende kimsin diyor ben yarattım şu gördüğün dağları
Mazide kaldı o eski günlerin güzel anıları
Bak unutmadık hatırlıyoruz o bayramlarımızı
Falan otelde diye bol bol atıyoruz havamızı
Ana baba eş dost akrabaymış hepsi hava gazı
Kapat kapını çık geziye olsun bir bayram havası
Coştu iki bin beşin şeker bayramında şu kalemim
Hüzün ve kederle geçip gidiyor hep güzel günlerim
Üzdüm ise sizleri sizlerden çok çok özür dilerim
Kötü kaderim böyle yazılmış artık ben ne söylerim
Tüm bayramlarımız benzerdi bir ilkbahar havasına
Yaşlı genç cıvıl cıvıl süslerdi çarşının sokağına
Şimdiki bayramlarımız benziyor adeta hazana
Yozlaşıp bağlandık bizler televizyonların başına
Bilen kalmayacak bayramlarımızın meziyetini
Hele bir girersek o Avrupa birliği çemberini
Bize yaptıracaklar horoz tüylü foter sanayini
Yok edecekler bizim ana nevi geleneğimizi
Her zaman hüzünle başlar fukaranın tüm bayramları
İçecek ne bir tas suyu vardır nede bir kaşık ayranı
Olur mu bu dünyada garibin dostu ve arayanı
Sen zenginler için mi yarattın TANRIM bu bayramları

Hatırlayan da kalmadı bayramların meziyetini
Eskiden yapardık uzak yakın dost ziyaretlerini
Hemen tadile çıkalım söndürün yanan fenerleri
Aman gelen olursa evde bulmasın sakın bizleri
Unutturduk çocukları o güzelim gelenekleri
Eş dost yerine yapıyoruz biz otel ziyaretleri
Kendi ellerimizle yozlaştırdık hep bu nesilleri
Eskiden yağmur çamur demeden köyden köye koşardık
Akraba ziyareti diye çırpınır dağlar aşardık
O saygı sevgiyi bizler niye neden başaramadık
Her şeyi unuttuk yozlaşmayı niye unutamadık
Arasanız da bulamazsınız o eski bayramları
Fitne fücur doldu zamane insanının karınları
Sende kimsin diyor ben yarattım şu gördüğün dağları
Mazide kaldı o eski günlerin güzel anıları
Bak unutmadık hatırlıyoruz o bayramlarımızı
Falan otelde diye bol bol atıyoruz havamızı
Ana baba eş dost akrabaymış hepsi hava gazı
Kapat kapını çık geziye olsun bir bayram havası
Coştu iki bin beşin şeker bayramında şu kalemim
Hüzün ve kederle geçip gidiyor hep güzel günlerim
Üzdüm ise sizleri sizlerden çok çok özür dilerim
Kötü kaderim böyle yazılmış artık ben ne söylerim
Tüm bayramlarımız benzerdi bir ilkbahar havasına
Yaşlı genç cıvıl cıvıl süslerdi çarşının sokağına
Şimdiki bayramlarımız benziyor adeta hazana
Yozlaşıp bağlandık bizler televizyonların başına
Bilen kalmayacak bayramlarımızın meziyetini
Hele bir girersek o Avrupa birliği çemberini
Bize yaptıracaklar horoz tüylü foter sanayini
Yok edecekler bizim ana nevi geleneğimizi
Her zaman hüzünle başlar fukaranın tüm bayramları
İçecek ne bir tas suyu vardır nede bir kaşık ayranı
Olur mu bu dünyada garibin dostu ve arayanı
Sen zenginler için mi yarattın TANRIM bu bayramları

